27 Aralık 2010 Pazartesi

Kronolojik Krismız



1989 yılının çoğunu annemin kucağında geçirdim.

1990 yılında birinci sınıf bir bebektim.

1991 yılında simetri vardı.

1992 yılında doğanlar bu sene üniversiteye başladı.

1993 yılında anaokuluna başladım ve yarısında pes ettim.

1994 yılında mecburen anaokuluna gittim ve pes etmek gibi bir lüksüm olmadı.

1995 yılında ilkokula başladım.

1996 yılında sınıf öğretmenimin mor rujunu patlıcan reçeline benzetiyordum.

1997 yılının baharında abla oldum.

1998 yılında yaz okulu denen saçma sapan yere gidiyordum ve öğle yemeklerinde keçi patisi adında harika
börekler veriyorlardı sıkça.

1999 yılının sonunda veda müsameresi tadında bir eğlencede beş hatundan oluşan abuk grubumla dans ettim.

2000 yılında milenyum kavramı bilgi dağarcığıma eklendi ve telaffuzu çok zevkliydi. Milenyum. Milenyum.

2001 yılında okulda benden nefret eden kızlar vardı.

2002 yılında ailem okulumu değiştirdi ve yeni okulumda benim için kavga eden erkekler olması çok eğlenceliydi. Egolandım.

2003 yılında Yunanistan'a gittim ve liseye başladım.

2004 yılında Efsane adlı bir müzik markette işe başladım.

2005 yılında okul sıkıcıydı ve ölmek istiyordum.

2006 yılında kendimi yazı-çizi işlerine fena kaptırdım.

2007 yılında liseden mezun olup İstanbul'a geçtim, üniversiteye başladım ve kız yurdu denen şeyin cehennemden farkı olmadığını gördüm.

2008 yılının yazında ilk bireysel tatilimi yaptım ve sonbaharda kendime bir ev tuttum.

2009 yılında dilimi deldirdim, denedim yanıldım, hayvan fobimi yendim ve güzel bir köpeğin annesi oldum.

2010 yılında ilk dövmemi yaptırdım, çok güzel ve çok çirkin insanlar tanıdım, hayatım bir oraya bir buraya
savruldu ve ben ne yapacağımı tam olarak kestiremedim.

2011 yılı için çok pis planlarım var.

2012'de de inadına ölmeyeceğim. Viyana'dan cehenneme çalışan bir posta servisi bulursam, size kart gönderirim.



Anita

5 yorum:

Vuslat AKTEPE dedi ki...

:)

SonradanBilme dedi ki...
Bu yorum yazar tarafından silindi.
Anita Taylor dedi ki...

Sizin de:)

polen dedi ki...

hayatını dinlemeyi seviyorum. eğlenceli geliyor. hem içindeyim, hem benden çok farklı gibi (:

en kötüsü olsa bile hatırlamamanı seviyorum. en iyileri tekrar tekrar anlatmanı da. ufkumu genişletmeni ve ucundan renklerini bulaştırmanı seviyorum. mümkün mertebe yaşamaya devam et, e mi kadın

Anita Taylor dedi ki...

Sen o hayatın "olmazsa olmaz!"larındasın. Mümkün mertebe hayatımda ol, e mi kadın?